16 yaşındaki kızının bir gece kayıplara karışmasının ardından, çaresiz bir baba onu bulabilmek için kızının bilgisayarında ipuçları aramaya başlıyor. Aneesh Chaganty bu ilk filminde, çok ilginç ve deneysel denebilecek bir anlatım tekniği kullanıyor. Hikayenin tamamı bir bilgisayar ekranı üzerinden seyirciye aktarılıyor. Windows95'in hatıralarımızda tatlı bir yer işgal eden o yeşil tepeli masaüstü görüntüsü ile başlayan film, sohbet programları, Facetime görüşmeleri, YouTube videoları ve çeşitli sosyal medya ekranları ile devam ediyor. Açılıştaki Up filmini hatırlatan 10 dakikalık montaj, bir yandan bize ailenin geçmişini özetlerken, bir yandan da internetin son 15 yıldaki gelişimini bir belgesel gibi önümüze koyuyor. Kızın kaybolmasından sonra ise, hikaye bir polisiye gerilime dönüşüyor. Öte yandan, ilk başta sevimli gelen bu herşeyi bilgisayar ekranından anlatma numarası, bir süre sonra hikayeyi baskılayan ve sanki sinema lezzetini kısıtlayan bir dezavantaja dönüşüyor. İnsan bir süre sonra şöyle normal sinema filmi gibi çekilmiş, kameraların özgürce dolaşabildiği çekimler görmek istiyor. Bir kısa filmde çok daha etkili olabilecek bu anlatım tekniği 1 saat 45 dakikalık bir uzun metraj filmde giderek orjinalliğini yitiriyor.
Benim Notum: 7 / 10
Benim Notum: 7 / 10
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder