12 Mart 2012

The Girl with the Dragon Tattoo

Stieg Larsson'un çok satan romanından uyarlanan 2009 İsveç yapımı ilk film benim "yılın en iyi 10 filmi" listeme girmişti. O film ile ilgili yazarken demiştim ki "şimdi bunu Amerikalılar da çekiyor, ama tahminim Hollywood versiyonu biraz daha light olur". David Fincher imzalı bu yeni Ejderha Dövmeli Kız, beni iki konuda yanıltmayı başarıyor: Birincisi, bu film en az orjinali kadar sert ve rahatsız edici. (Fragmanlarında "the feel-bad movie of the year" denmesi boşuna değil). İkinci sürpriz ise Lisbeth Salander'i canlandıran Rooney Mara. İlk filmdeki İsveçli Noomi Rapace'ı izledikten sonra artık ondan başkası Lisbeth olamaz derken, Rooney Mara Oscar adaylığı da getiren bu performansıyla hem daha tuhaf hem de daha sevimli olmayı beceriyor. Kitaptakine daha yakın bir Lisbeth bu...

Öte yandan iki filmden birini seçmem gerekse, ben yine de İsveç yapımını bir adım öne alırım. Evet David Fincher'ın filmi belki daha profesyonel; çekimler, müzik kullanımı, vs. belki daha usta işi. Ama tüm bu profesyonel görünüm sanki ilk filmdeki o otantik gerçeklik duygusunu zedeliyor. Yine de, seriye yeni başlayanlar için yeterince iyi bir başlangıç noktası bu film. Sonuçta David Fincher (Seven, Fight Club, The Social Network) imzalı bir işten söz ediyoruz , kötü iş çıkmaz ondan. (7,5)   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder