Vay vay vay!.. John Wick 4 aksiyon sinemasında bir zirve. Eğer ilk üç filmi beğendiyseniz, o filmlerde sevdiğiniz her şeyi iki ile çarpın. Chapter 4 daha uzun, daha gürültülü, daha şık, daha stilize ve daha aksiyonlu.
2014 yılında Chad Stahelski'nin ilk yönetmenlik denemesi olarak gösterime giren John Wick, artık unutulmaya yüz tutmuş bir Hollywood yıldızını yeniden parlatmaya çalışan B tipi bir macera filmi olacak diye korkulurken, aksiyon sahnelerindeki başarısıyla herkesi şaşırtmıştı. Orada basit bir intikam öyküsü anlatılıyordu: John Wick çok sevdiği eşinden son hatıra olarak kalan köpeği öldürdükleri için Rus mafyasının elemanlarını teker teker temizliyordu. İkinci filmden itibaren ise hikayenin boyutu genişledi, kendi içinde kuralları olan fantastik bir yeraltı dünyası tasvir edilmeye başlandı. Suç ağının kurumsal yüzü denilebilecek bu teşkilatın dinamikleri, hiyerarşisi, jargonu, yani kısaca mitolojisi gerçekten ilginç. Bir tür arındırılmış bölge olan Continental Oteli, kendi özel altın paraları, hizmet mühürleri, yüksek şura gibi ritüelleri etkileyici. İşte bu dördüncü bölümde, John Wick bir yandan teşkilatın kendisi için çıkardığı infaz kararını iptal edebilmek için uğraşırken, bir yandan da hayatta kalmaya çalışıyor.
İlk üç filmden alıştığımız, mükemmel koreografiye sahip yakın dövüş sahneleri bu filmde de bolca mevcut. Ancak John Wick Chapter 4'ü diğerlerinden ayıran iki temel özelliği var bence: Birincisi bu filmde yan karakterler filme müthiş katkı sağlamış. Ip Man'la tanıyıp sevdiğimiz efsane oyuncu Donnie Yen, Caine karakteri ile son derece akılda kalıcı bir performans sergiliyor ve bundan sonraki bölümler için de tohumlar atılıyor. Hikayenin antagonisti Bill Skarsgard, kötü adamı oynamak için illa palyaço gibi giyinip kanalizasyonda yaşaması gerekmediğini kanıtlıyor. Chapter 4'ü önceki filmlerden ayrıştıran diğer bir üstünlüğü ise mükemmel sinematografisi. Filmden çıktığımızda New York'tan Osaka'ya, Berlin'den Paris'e o görkemli set tasarımları, o göz alıcı ışık oyunları aklımızdan çıkmıyor. Filmin görüntü yönetmeni Dan Laustsen daha önce Nightmare Alley ve The Shape of Water ile iki kez Oscar'a aday olmuş bir sanatçı ve bence bu filmdeki çalışmasıyla da en azından bir adaylık hak ediyor.
John Wick Chapter 4, muhteşem koreografili inanılmaz dublör performansları, inşa ettiği ilgi çekici dünyası, şık prodüksiyon tasarımı ve mükemmel görüntüleri ile bir modern çağ aksiyon şaheseri.
Benim Notum: 8 / 10
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder