20 Şubat 2018

12. The Shape of Water


1960'larda Baltimore'daki devlete ait gizli bir araştırma merkezine, Amazonlarda yakalanmış yarı insan yarı balık bir yaratık getiriliyor. Tesisin askeri yetkilisi yaratık üzerinde acımasız deneyler yaparken, aynı yerde temizlik görevlisi olarak çalışan dilsiz kızımız Elisa bu "kara gölün canavarı"na karşı ilgi duymaya başlıyor.  Beauty and the Beast anlatısının farklı bir versiyonu diyebileceğimiz film, temelinde aslında bir aşk hikayesi. Ancak kariyeri boyunca filmlerinin arasına korku dolu fanteziler yerleştirmeye hep meyilli olan Meksikalı yönetmen Guillermo del Toro, burada da kanlı ve ürkünç sahnelerden uzak durmamış. Yani "Güzel ve Çirkin'e benziyormuş" deyip de çocukları götürmeyin :) Yetişkinlere yönelik bu masal aynı zamanda eski filmlere yazılmış bir hasret mektubu. Elisa'nın evi bir sinema salonunun hemen üstünde ve gerek alt kattan gelen seslerle, gerekse de komşusu Giles ile sürekli izledikleri televizyon ekranından taşan görüntülerle Hollywood'un altın çağı sürekli filmin içinde.  

Utangaç "komşu kızı" halleriyle Elisa karakterinin kırılganlığını çok iyi yansıtan İngiliz oyuncu Sally Hawkins, film boyunca tek bir kelime etmemesine rağmen, bütün anlatmak istediklerini seyirciye geçirmeyi başarıyor. Sally Hawkins bu role hazırlanırken, aylarca Charlie Chaplin ve diğer sessiz film yıldızlarının performanslarını izlemiş ve duyguların jest ve ifadelerle nasıl aktarıldığını keşfetmeye çalışmış. Tıpkı Hawkins gibi Oscar'a aday olan, babacan komşu rolündeki Richard Jenkins de çok iyi. Kötü adam Michael Shannon ve zenci kız arkadaş Octavia Spencer ise basmakalıp yazılmış rollerinde ellerinden geleni yapmışlar.  

Oscar yarışındaki filmlerden Three Billboards'u daha çok sevsem de, The Shape of Water'ın neden tam 13 dalda birden aday olduğunu da anlayabiliyorum. Meksikalı yönetmen Guillermo del Toro (Pan's Labyrinth, Hellboy) bu projeyi belli ki otuz yıllık yönetmenlik kariyerinin zirvesi olarak görmüş, her ayrıntısına çok emek harcamış. The Shape of Water'da görüntü, müzik, kostüm, prodüksiyon tasarımı çalışmalarının her biri ayrı ayrı birinci sınıf. Del Toro'nun filmi macera ve gerilim sosunun altında hoşgörüsüzlüğü eleştiren, sevgiyi ise her şekli ve kılığıyla yücelten duygusal bir aşk masalı.

Benim Notum: 8 / 10

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder