25 Aralık 2016

139. Assassin's Creed

Avustralyalı yönetmen Justin Kurzel son olarak tam bir sene önce bu zamanlar gösterime giren Macbeth'i yönetmişti. İşin ilginci, o filmde de yine Michael Fassbender ve Marion Cotillard oynuyorlardı. Hani sanki çekimlerin son günü yönetmen "Mike, Marion! Eşyalarınızı toplayın, şimdi buradan başka bir sete geçiyoruz" demiş gibi... Elbette Assassin's Creed tür olarak Macbeth'ten çok çok farklı bir yapım. Filmin ilk fragmanı çıktığında, Fassbender ve Cotillard isimlerini görünce "hah" demiştim, "ilk defa bir bilgisayar oyunu uyarlaması iyi bir filme dönüşecek galiba". Bu iki yüksek kalibreli oyuncunun kötü bir projede yer alamayacağını düşünmüştüm. Ama heyhat, yanılmışım. Bu iki büyük oyuncu film boyunca kendilerinin birer silik kopyası gibiler. Elde yetenek var ama, filmi yapanlar bu yeteneği nasıl kullanacaklarını sanki bilememişler. Tamam, Assassin's Creed'i Amerikalı eleştirmenler kadar berbat bulmadım. En azından engizisyon İspanya'sında geçen sahneler belli bir çekiciliğe sahip. Ama o aksiyon sahnelerinde de yönetmen öyle çılgın bir kurgu seçmiş ki, ne olup bittiğini anlayamıyorsunuz. Her sahneyi illa üç farklı açıdan göstermek yerine biraz uzun planlar, belki biraz slow-motion kullanılsa çok daha etkili olacakmış. Burada ise slow-motion'ı geçtim, bazı sahneler sanki normale göre daha da hızlandırılmış gibi. Herhalde oyuna sadık kalmak için olsa gerek, hikaye günümüz ile geçmiş arasında gidip geliyor. Halbuki 15.yüzyılda geçen bölümler çok daha ilginç. Öyle ki, Callum Lynch'i filan boşverip, film bize sadece geçmişteki suikastçi Aguilar'ın hikayesini anlatsa, Gladiator tarzı epik bir film izleyeceğiz. Bu gürültülü çorbanın içinde bir yerlerde iyi bir macera var, ama sanki yönetmen onu bizden saklamak için özel çaba harcamış.  

FRAGMAN

Assassin's Creed (2016) on IMDb

Benim Notum: 5,5 / 10

2 yorum:

  1. Bravo çok iyi yorumlamış arkadaş. Dilini çok akıcı yorumları da bilgilendirici buldum. Oyunu güzeldi sinemada da izlemek ayrı bir zevk tabiki.

    YanıtlaSil
  2. Ben oyununu oynamadım ama yeni birşeyler sunan bilim kurguları çok severim. Hele felsefi öğeler de olunca tadına doyum olmuyor. Aksiyonu bu kadar çok olmasa daha iyi olurdu. Bilim kurgu severler aksiyon değil tartışacak şeyler görmek isterler. Seyretmeye değer buldum.

    YanıtlaSil