20 Mart 2018

23. Foxtrot

İsrailli yönetmen Samuel Maoz'un geçen sene Venedik Film Festivali'nde Gümüş Aslan (Büyük Jüri Ödülü) alan filmi, askerdeki oğullarının ölüm haberini alan sorunlu bir ailenin yaşadığı yas süreci ile açılıyor. Yaklaşık yarım saat süren bu travmatik bölümün ardından zaman ve mekan tamamen değişiyor ve bu kez oğulları Jonathan'ın kuş uçmaz kervan geçmez ücra bir kontrol noktasındaki askerlik günlerini izlemeye başlıyoruz. Foxtrot, dansçının birkaç adım attıktan sonra başladığı noktaya döndüğü  bir dansın adı ve bu elbette filmde anlatılan hikayeye de bir gönderme içeriyor. Karakterlerin kaderle bir randevuları var ve ne yaparlarsa yapsınlar sonunda kendilerini aynı noktada buluyorlar; tıpkı Foxtrot'un ileri geri adımları gibi. Savaşın anlamsızlığı üzerine vurucu mesajlar verecek gibi görünen bir öykü, yönetmenin aşırı stilize tercihleri yüzünden içine girmesi zor bir hal almış. Örneğin çöldeki askerlerin anlatıldığı bölümde yönetmen Maoz çok uzun ve konuşmasız planlar eşliğinde, ıssızlığın ortasında yürüyen develer ve durup dururken silahıyla dansetmeye başlayan askerler gibi absürd sahnelerle sürrealizme biraz fazla dalıyor. Bu anlarda yönetmenin "sanat filmi yapacağım" tutkusu sanki biraz dikkati dağıtıyor ve filmin aleyhine işliyor.

Benim Notum: 6,5 / 10


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder