11 Aralık 2015

Bridge of Spies

Steven Spielberg'in bir zamanlar "bir eğlenceli film, bir Oscarlık film" şeklinde özetlenebilecek bir film çekme düzeni vardı. Hatta Jurassic Park ile Schindler's List'i aynı sene içerisinde (1993) çıkarmışlığı da vardır. Son senelerde ise "eğlencelik" kısmında sadece yürütücü yapımcılığı üstlenip yönetmenliği genç arkadaşlara bırakırken, kendisi Lincoln, War Horse gibi Akademi üyelerinin pek seveceği tarzda yapımlara odaklanmış gibi görünüyor. Bridge of Spies da bu kategoriden.

Soğuk savaş yıllarında Amerikalı bir avukat, bir Sovyet casusunu mahkemede savunmakla görevlendiriliyor. Sonrasında da CIA adına doğu Berlin'de yürütülen bir değiş-tokuş pazarlığına dahil oluyor. Gerçek bir hikayeyi perdeye yansıtan Bridge of Spies, Bond tarzı bir casusluk filmi değil, beş dakikada bir hareketli bir sahne, bir kovalamaca, bir patlama, bir çatışma filan olmuyor, hatta hemen hemen hiç aksiyon yok. Coen biraderlerin elinden çıkma senaryoda asıl gerilim konuşmalarda, mahkeme sahnelerinde ve yürütülen pazarlık görüşmelerinde. Bu sahnelerde Spielberg ışık kullanımıyla, kamera açılarıyla ve farklı çekim teknikleriyle bütün maharetini konuşturuyor. Ancak film düz bir çizgide ilerliyor, o eskiden bildiğimiz "Spielberg büyüsü"nü bize pek vermiyor. Kötü bir film mi, asla değil, sinemadan memnun ayrıldım mı, kesinlikle evet. Peki bir kez daha izlemek ister miyim? İşte o biraz şüpheli.

FRAGMAN

Bridge of Spies (2015) on IMDb

Benim Notum: 7 / 10

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder