18 Mayıs 2019

59. Happy Death Day 2U


Yönetmen: Christopher Landon
Senaryo: Christopher Landon
Oyuncular: Jessica Rothe, Israel Broussard, Phi Vu

Benim Notum: 5,5 /10

FRAGMAN

17 Mayıs 2019

58. Shadow


Yönetmen: Yimou Zhang
Senaryo: Wei Li, Yimou Zhang
Oyuncular: Chao Deng, Li Sun, Ryan Zheng

Benim Notum: 6,5 / 10

FRAGMAN

15 Mayıs 2019

57. Dragged Across Concrete


Yönetmen: S. Craig Zahler
Senaryo: S. Craig Zahler
Oyuncular: Mel Gibson, Vince Vaughn, Tory Kittles

Benim Notum: 7 / 10

FRAGMAN

14 Mayıs 2019

56. Isn't It Romantic


Tüm çocukluğunu romantik komediler izleyerek ve bir yandan da annesinin gerçek hayatın filmlere benzemediği yönündekini vaazlarını dinleyerek geçirmiş bir genç kadın, kendini bir romantik komedi evreninde sıkışmış buluyor. Rebel Wilson'ın filmini çok düşük beklentilerle, "eh işte vakit geçsin" diyerek izlemeye başladım. Üstelik ilk 15 dakikası bittiğinde de "evet beklediğim gibi vasat bir film  olacak galiba" dedim. Ama sonra tuhaf bir şekilde film farklı bir seviyeye çıkıyor, ilgi çekici ve keyifli olmaya başlıyor. Isn't It Romantic, iyi yazılmış bir senaryo eşliğinde Pretty Woman'dan Notting Hill'e romantik komedilerin bütün olmazsa olmaz klişeleri ile eğlenceli bir şekilde dalgasını geçiyor. Gerçi en sonunda kendisi de biraz formüle yenik düşüyor, ama olsun. Romantik komedilerin o kendine has naif dünyasını seviyoruz muyuz, seviyoruz sonuçta... 

Yönetmen : Todd Strauss-Schulson
Senaryo     : Erin Cardillo, Dana Fox, Katie Silberman
Oyuncular : Rebel Wilson, Liam Hemsworth, Adam Devine 

Benim Notum: 7,5 / 10


NETFLIX Filmi

  

10 Mayıs 2019

55. The Lego Movie 2: The Second Part

Yönetmen: Mike Mitchell
Senaryo: Phil Lord, Christopher Miller, Matthew Fogel
Seslendirenler: Chris Pratt, Elizabeth Banks, Will Arnett

Benim Notum: 6 / 10

FRAGMAN

3 Mayıs 2019

54. Organize İşler: Sazan Sarmalı

Yönetmen: Yılmaz Erdoğan
Senaryo: Yılmaz Erdoğan
Oyuncular: Yılmaz Erdoğan, Kıvanç Tatlıtuğ, Ezgi Mola

Benim Notum: 6,5 / 10

FRAGMAN

NETFLIX'te izlenebilir

1 Mayıs 2019

52. Triple Frontier

Yönetmen: J.C. Chandor
Senaryo: Mark Boal, J.C. Chandor
Oyuncular: Ben Affleck, Oscar Isaac, Charlie Hunnam

Benim Notum: 7 / 10

FRAGMAN

NETFLIX Filmi

28 Nisan 2019

51. Avengers: Endgame



Avengers Endgame devasa bir sinema gösterisi. 2008'de Iron Man ile başlayan ve 11 yılda 22 filme yayılan Marvel sinematik evrenine muhteşem bir final. Büyük bir seriye görkemli bir veda. Russo kardeşlerin filmi heyecanlı, eğlenceli, ve hiç olmadığı kadar da duygusal. Çok çok beğendim. 

Seyir zevkinizi kaçırmamak için mümkün olduğunca konuya girmeyeceğim. Ama geçen sene Infinity War'da kaldığımız yeri söylemek spoiler sayılmaz: Thanos parmağını şıklatıp evrenin yarısını yok ettiğinde, bizim kahramanlarımızın da yarısı ortadan kaybolmuştu. İşte bu noktada Infinity War'da beni yoran "çok fazla karakter, çok fazla olay örgüsü" sorunsalı da otomatikman çözülmüş oluyor (...teşekkürler Thanos!). Endgame daha sabırlı, daha telaşsız ve daha odaklı bir film. 6-7 ana figüre yoğunlaşıldığı için karakter gelişimine çok daha fazla vakit ayrılabilmiş. Özellikle filmin ilk yarısında böyle bir süper kahramanlı gişe filminden beklenmeyecek kadar durağan sahneler var. Bu durağanlığı olumsuz anlamda söylemiyorum; tam tersine karakterlerin acılarını paylaştığı, yaşadıkları yıkımla yüzleştikleri, hiç konuşmadan 15-20 saniye bir noktaya gözlerinin daldığı sahneler bence filmin en güçlü  anlarını oluşturuyor. Bir karaktere duygusal olarak bağlandığımız zaman, daha sonra onun hayatta kalma mücadelesini de daha inanarak izliyoruz. Ayrıca bu sakin tavır, özellikle Robert Downey Jr. (Iron Man) ve Chris Evans'a (Captain America) serinin en iyi oyunculuk performansını sunmaları için fırsat da yaratmış. Endgame'in en tatmin edici yanı, MCU’nun en popüler iki kahramanına hak ettikleri hikaye döngüsünü sağlaması bence. Senaryoyu birçok karakterle bir cameo denizinde boğmak yerine, Iron Man ve Captain America'yı esaslı bir dramatik malzeme eşliğinde öne çıkarmak ve bazı defterlerin kapanmasına imkan vermek, bir bakıma tüm Marvel evrenini de yüceltiyor. 

Elbette film Marvel külliyatına biraz aşina olmayı gerektiriyor. Perdede olan bitenleri daha iyi anlayabilmek ve çeşitli ilişkileri kavrayabilmek için az önce sözünü ettiğim 22 filmden en az yarısını ve geçen seneki Infinity War'u izlemiş olmak şart. İflah olmaz Marvel hayranları ise zaten Endgame'i yağları eriyerek izleyecek. Bu onların isteyebileceği en güzel final. Onlara verilen bir ödül. 

Uzun süredir bir sinema salonundan çıkarken kendimi bu kadar beklentileri karşılanmış bir şekilde bulmamıştım. Avengers Endgame'i izlerken her duyguyu dolu dolu yaşadım, heyecanlandım, bazı sahnelerde o coşkulu salonla birlikte ellerimi çırptım, yer yer çok güldüm, ve evet bazı dostlara veda ederken de ciddi ciddi gözlerim yaşardı. Sonuçta nefis bir 3 saat geçirdim, insan daha ne ister. Roma'yı seven Avengers'ı sevemez diye bir kural yok. İkisinin de kalbimizdeki yeri ayrı.  

Yönetmenler: Anthony Russo, Joe Russo
Senaryo        : Christopher Markus, Stephen McFeely
Oyuncular    : Robert Downey Jr., Chris Evans, Mark Ruffalo

Benim Notum: 9 / 10


25 Nisan 2019

50. Arctic



Yönetmen : Joe Penna
Senaryo    : Joe Penna, Ryan Morrison
Oyuncular: Mads Mikkelsen, Maria Thelma Smáradóttir

Benim Notum: 7,5 / 10


21 Nisan 2019

49. Velvet Buzzsaw

Yönetmen: Dan Gilroy
Senaryo: Dan Gilroy
Oyuncular: Jake Gyllenhaal, Rene Russo, Zawe Ashton

Benim Notum: 6 / 10

FRAGMAN

NETFLIX Filmi

19 Nisan 2019

48. Glass


Yönetmen: M. Night Shyamalan
Senaryo: M. Night Shyamalan
Oyuncular: James McAvoy, Bruce Willis, Samuel L. Jackson

Benim Notum: 7 / 10

FRAGMAN

16 Nisan 2019

47. The Hate U Give


Amerika'da siyahilere uygulanan ırk ayrımcılığını konu alan filmler son bir sene içerisinde politik iklimin de etkisiyle epey arttı. Bunların arasında Blindspotting gibi başarılı yapımlar olduğu gibi, Sorry to Bother You gibi stilize olmayı fazla ön plana çıkarıp bence hedefi tam vuramayanlar da vardı. The Hate U Give birinci gruba dahil olmayı başarıyor. Angie Thomas'ın çok satan bir romanından uyarlanan hikaye, günümüz Amerikasında zencilerin yaşadıklarına bu kez bir liseli genç kızın gözünden bakıyor. Çocukluk arkadaşının bir polis memuru tarafından vurulmasına tanık olan Starr, çevresinden gelen baskılar neticesinde mahkemede şahitlik yapıp yapmama konusunda kararsız kalıyor. 

George Tillman Jr.'ın yönettiği film, konuya farklı perspektiflerden bakmasıyla benzer yapımlardan ayrılıyor. Örneğin, bir sahnede siyahi bir polis memuru durdurdukları bir aracın sürücüsü eğer zenciyse ona karşı neden daha tedbirli yaklaştıklarını anlatıyor. Hak vermeseniz de anlayabiliyorsunuz. Tillman film boyunca seyircide perdede izlediği karakterlere ve durumlara karşı bir empati duygusu yaratabilmeyi hedefliyor. İzleyicisini önyargılarla yüzleşmeye ve soru sormaya zorluyor. Ve bunu büyük ölçüde başarıyor. Starr rolünde, göründüğü her sahnede perdeyi dolduran Amandla Stenberg parlak bir kariyerin işaretlerini veriyor. Anne-babası rolünde Regina Hall ve Russell Hornsby güçlü kadroyu tamamlıyor. The Hate U Give, genç bir kızın yozlaşmış bir sisteme karşı kendi sesini bulmasını ve tüm baskılara rağmen düzene karşı gelme cesaretini gösterebilmesini anlatan etkileyici bir film.

Yönetmen : George Tillman Jr.
Senaryo     : Audrey Wells (Angie Thomas'ın romanından)
Oyuncular: Amandla Stenberg, Regina Hall, Russell Hornsby

Benim Notum: 7,5 / 10



14 Nisan 2019

46. Hellboy


Yönetmen: Neil Marshall
Senaryo: Andrew Cosby (Mike Mignola'nın çizgi romanından)
Oyuncular: David Harbour, Milla Jovovich, Ian McShane

Benim Notum: 5,5 / 10

FRAGMAN

12 Nisan 2019

45. Colette


Yönetmen: Wash Westmoreland
Senaryo: Richard Glatzer, Wash Westmoreland, Rebecca Lenkiewicz
Oyuncular: Keira Knightley, Fiona Shaw, Dominic West

Benim Notum: 6 / 10

FRAGMAN

10 Nisan 2019

44. Shirkers

Yönetmen: Sandi Tan
Senaryo: Sandi Tan
Oyuncular: Sandi Tan, Jasmine Kin Kia Ng, Philip Cheah

Benim Notum: 6,5 / 10

NETFLIX Filmi

FRAGMAN

9 Nisan 2019

43. Shazam!


Yönetmen: David F. Sandberg
Senaryo: Henry Gayden, Darren Lemke
Oyuncular: Zachary Levi, Mark Strong, Asher Angel

Benim Notum: 7 / 10

FRAGMAN

8 Nisan 2019

42. The Cloverfield Paradox

Yönetmen: Julius Onah
Senaryo: Oren Uziel, Doug Jung
Oyuncular: Gugu Mbatha-Raw, David Oyelowo, Daniel Brühl

Benim Notum: 6 / 10

NETFLIX Filmi

FRAGMAN

7 Nisan 2019

41. Instant Family


Yönetmen: Sean Anders
Senaryo: Sean Anders, John Morris
Oyuncular: Mark Wahlberg, Rose Byrne, Isabela Moner

Benim Notum: 7 / 10

FRAGMAN

4 Nisan 2019

40. Papillon


Yönetmen: Michael Noer
Senaryo: Aaron Guzikowski (Henri Charrière'in kitaplarından)
Oyuncular: Charlie Hunnam, Rami Malek, Tommy Flanagan

Benim Notum: 6 / 10

FRAGMAN

28 Mart 2019

39. Mirai


Yönetmen: Mamoru Hosoda
Senaryo    : Mamoru Hosoda

Animasyon

Benim Notum: 7 / 10

FRAGMAN

27 Mart 2019

38. Us


Yazıp yönettiği ilk filmi Get Out ile iki sene önce herkesi şaşırtan, o yıl en iyi film ve yönetmen dallarında Oscar'a aday olup, senaryo dalında da ödülü kapan Jordan Peele ikinci filmi ile karşımızda. Get Out'un başarısından sonra bu filme dair beklentilerin yüksek olması sürpriz değil. Neyse ki, Peele bu beklentileri boşa çıkarmıyor ve modern sinemanın en yaratıcı, en inovatif yönetmenleri arasındaki yerini sağlamlaştırıyor. 

Dört kişilik Wilson ailesinin tatil için gittikleri göl kenarındaki evde, bir gece kendilerine tıpatıp benzeyen başka bir aile karşılaşmaları ve bu klon ailenin hayatlarını cehenneme çevirmesini anlatan hikaye, Get Out'a göre daha korku ve gerilim yüklü. Ancak tıpkı Get Out'ta olduğu gibi, bol katmanlı ve farklı okumalara açık bir film Us. Sadece yüzeydeki korku hikayesi de yeterince tatmin edici, ama daha derine indiğinizde birçok sembol ve metafor barındıran bir senaryo var karşımızda.  Bu nedenle de belki ikinci kez izlendiğinde değeri daha iyi anlaşılacak bir yapım. Spoiler vermemek amacıyla, filmin farklı olası alt metinlerine hiç girmiyorum, ama sinemadan çıktıktan sonra üzerinde bir saat konuşulabilecek malzeme var filmde. Ve ben böyle filmleri seviyorum. 

Jordan Peele korku sinemasını çok iyi anlayan ve bir gerilimi yaratmak için sesleri ve müziği çok iyi kullanan bir yönetmen. Henüz ikinci filmi olmasına rağmen, sanki kırk yıldır bu işi yapıyormuşçasına kamerasına hakim. Bu parlak başlangıç yıllar öncesinin M. Night Shyamalan'ının hatırlatıyor (The Sixth Sense ve ardından Unbreakable). Umarım kariyerinin devamı ona benzemez.

Müzik demişken, yönetmenin Get Out'ta da birlikte çalıştığı Michael Abels'ın müzikleri sanki filmin ana aktörlerinden biri gibi. Luniz'in ta 1995'ten kalma "I Got 5 On It" parçası bu film ile birlikte sanki yeni bir hayat buluyor; artık o şarkıyı duyduğumuzda Us'ı hatırlamamamız imkansız, hafiften ürpererek elbette...  

Yönetmen : Jordan Peele
Senaryo     : Jordan Peele
Oyuncular: Lupita Nyong'o, Winston Duke, Elisabeth Moss

Benim Notum: 8 / 10

FRAGMAN

25 Mart 2019

37. RBG


Bu sene en iyi belgesel (ve ayrıca en iyi şarkı) dalında Oscar'a aday olan RBG, Amerikan Yüksek Mahkemesi'nin 85 yaşındaki en yaşlı ve şu andaki tek kadın üyesi yargıç Ruth Bader Ginsburg'ün hayatını anlatıyor. Julia Cohen ve Betsy West'in yönettiği film, Ginsburg’ün çocukluğunu, gençliğini, evliliğini ve uzun kariyerini perdeye aktarırken, onun günümüzde bir kültür ikonu haline gelişinin de izini sürüyor. Ruth Bader Ginsburg özellikle 70'li yıllarda henüz genç bir avukat iken takip ettiği ve kazandığı cinsiyet ayrımcılığı davalarıyla Amerika'da kadın haklarının şekillenmesinde en önemli paya sahip isimlerden biri. Belgeselde kullanılan arşiv görüntülerinin yanı sıra mahkemelerin gerçek ses kayıtları filmin etkileyiciliğini arttırıyor. Filmin geneli RBG'ye yazılmış bir hayran mektubu gibi olsa da, kaçınılmaz şekilde ilham verici bir gerçek hayat hikayesi.

Benim Notum: 7,5 / 10


24 Mart 2019

36. Museo

Yönetmen: Alonso Ruizpalacios
Senaryo: Manuel Alcalá, Alonso Ruizpalacios
Oyuncular: Gael García Bernal, Leonardo Ortizgris, Simon Russell Beale

Benim Notum: 6,5 / 10


FRAGMAN

23 Mart 2019

35. Teen Titans Go! To the Movies


Cartoon Network'teki "Teen Titans Go" animasyon dizisinin sinema versiyonu. Daha çok küçüklere yönelik bir film olacak diye korkarken, sürpriz bir şekilde çok eğlendim. Son zamanlarda her tarafımızı saran süper kahraman evrenleri ile ilgili zekice espriler havada uçuşuyor. Yer yer çok leziz göndermeler var, ama bunlar sırf gönderme olsun diye yazılmamış, konu ile bağlantılı ve gerçekten komik. DC Comics'in kendisiyle dalga geçebilmesi de ayrıca takdire şayan. Film boyunca birkaç kez sesli bir şekilde güldüm. Özellikle Superman ile Batman'in kavgaya tutuştuğu sahne müthiş.

Yönetmenler: Aaron Horvath, Peter Rida Michail
Senaryo: Michael Jelenic, Aaron Horvath 
Seslendirenler: Greg Cipes, Scott Menville, Khary Payton

Benim Notum: 7,5 / 10



20 Mart 2019

34. The Night Comes for Us


Yönetmen: Timo Tjahjanto
Senaryo: Timo Tjahjanto
Oyuncular: Iko Uwais, Julie Estelle, Joe Taslim

Benim Notum: 6,5 / 10

FRAGMAN

19 Mart 2019

33. Support the Girls


Regina Hall'un başrolünde oynadığı Support the Girls, otoyol kenarındaki bir barda işletme müdürlüğü yapan Lisa'nın bir gününü anlatıyor. Çalıştığı yeri seven ve ekibindeki garson kızları her koşulda koruyup kollamaya çalışan Lisa'nın iyimserliği, o bir gün boyunca ortaya çıkan çeşitli aksaklıklar neticesinde test ediliyor. Fragmanında ve posterinde komedi ifadesi geçse de, bu daha çok geçen sene izlediğimiz The Florida Project ya da iki sene önceki American Honey tarzında, günümüz Amerikasında parasızlıkla boğuşan ve her an işsiz kalma tehdidi ile yaşayan genç çalışan nüfusun, özellikle de çalışan kadının hayatına gerçekçi bir bakış. İş hayatında herhangi bir ekibin yönetimini üstlenmiş herkes filmden kendine bazı mesajlar çıkarabilir, her ne kadar burada anlatılan iş ortamı çok çok farklı olsa da... Yirmi yıldır birçok filmde görünmesine rağmen, hep yan rollerde harcanıp giden Regina Hall, sonunda kaptığı bu başrolde pırıl pırıl parlıyor ve anlatılan hikayenin etkileyici olmasında en önemli unsur haline geliyor.    

Yönetmen : Andrew Bujalski
Senaryo     : Andrew Bujalski
Oyuncular: Regina Hall, Haley Lu Richardson, Shayna McHayle

Benim Notum: 7,5 / 10


13 Mart 2019

32. Border

Yönetmen: Ali Abbasi
Senaryo: Ali Abbasi, Isabella Eklöf (John Ajvide Lindqvist'in hikayesinden)
Oyuncular: Eva Melander, Eero Milonoff, Jörgen Thorsson

En İyi Makyaj dalında Oscar adayı
Benim Notum: 7 / 10

FRAGMAN


11 Mart 2019

30. Mary Poppins Returns

Yönetmen: Rob Marshall
Senaryo: David Magee (P.L. Travers'ın hikayelerinden)
Oyuncular: Emily Blunt, Lin-Manuel Miranda, Ben Whishaw

Benim Notum: 6 / 10

FRAGMAN



10 Mart 2019

29. Free Solo


İki hafta önce yılın en iyi belgesel filmi Oscar'ını alan Free Solo, dağcı Alex Honnold'un hikayesini odağına alıyor. "Free Solo" herhangi bir halat ya da güvenlik teçhizatı olmadan yapılan kaya tırmanışları için kullanılan bir terim. Jimmy Chin ve Elizabeth Chai Vasarhelyi'nin çektikleri film Alex'in 3 Haziran 2017 tarihinde Amerika'daki Yosemite milli parkında bulunan 900 metre yüksekliğindeki El Capitain duvarına yaptığı akıl almaz tırmanışı ve tırmanış öncesindeki hazırlık sürecini anlatıyor. Filmi izlerken birkaç kez kendimi kanepenin köşesinde sırtım dikilmiş ve ağzım açık kalmış bir vaziyette buldum. En yaman gerilim filminden daha fazla gerilim içeren, avuçlarınızın içini terletecek bir yapım.

Free Solo şu sıralar National Geographic Türkiye kanalında izlenebilir. Hemen hemen her gün gösteriliyor, hatta günde iki kere...

Benim Notum: 7,5 / 10 

9 Mart 2019

28. Captain Marvel

Yönetmen: Anna Boden, Ryan Fleck
Senaryo: Anna Boden, Ryan Fleck, Geneva Robertson-Dworet
Oyuncular: Brie Larson, Samuel L. Jackson, Ben Mendelsohn

Benim Notum: 7 / 10

FRAGMAN

27 Şubat 2019

27. Boy Erased

Yönetmen: Joel Edgerton
Senaryo: Joel Edgerton (Garrard Conley'in anı kitabından)
Oyuncular: Lucas Hedges, Nicole Kidman, Joel Edgerton

Benim Notum: 7 / 10

FRAGMAN


26 Şubat 2019

26. 22 July


22 Temmuz 2011'de gerçekleşen ve Norveç tarihinin en kanlı terör saldırısı olarak kayıtlara geçen Utoya adası gençlik kampı baskınının gerçek öyküsü. Bu tür yarı-belgesel tarzda hikayeleri anlatmada usta olan yönetmen Paul Greengrass'ın (Captain Phillips, United 93) çektiği film, olay günündeki trajedinin yanısıra, sonrasındaki mahkeme sürecini ve kurtulanların duygusal yolculuğunu da etkili bir şekilde aktarıyor. Norveçli oyuncuların Norveç'te geçen bir hikayeyi İngilizce olarak oynamaları biraz dikkat dağıtıcı olsa da, iyi bir film. Netflix'te izleyebilirsiniz.

Yönetmen : Paul Greengrass
Senaryo     : Paul Greengrass (Åsne Seierstad'ın kitabından)
Oyuncular: Anders Danielsen Lie, Jonas Strand Gravli, Jon Øigarden

Benim Notum: 7,5 / 10

FRAGMAN 

25 Şubat 2019

25. Everybody Knows



Yönetmenin en iyi işlerinden biri olmasa da, sonuçta bir Asghar Farhadi filmi..

Yönetmen : Asghar Farhadi
Senaryo     : Asghar Farhadi
Oyuncular: Penélope Cruz, Javier Bardem, Ricardo Darín

Benim Notum: 7,5 / 10

20 Şubat 2019

24. At Eternity's Gate

Yönetmen: Julian Schnabel
Senaryo: Jean-Claude Carrière, Julian Schnabel, Louise Kugelberg
Oyuncular: Willem Dafoe, Rupert Friend, Oscar Isaac

Benim Notum: 7 / 10

FRAGMAN

19 Şubat 2019

23. If Beale Street Could Talk


Tesadüf, bir gece önce Amerikan yargı sisteminin nasıl bozuk işlediğini ve Amerikan hapishanelerinin nasıl haksız yere tutuklanmış siyahi gençlerle doldurulduğunu anlatan 13th adlı bir belgesel izlemiştim. Barry Jenkins'in Oscar ödüllü Moonlight'tan sonra çektiği filmi If Beale Street Could Talk, o belgeselde anlatılanların drama hali gibi. James Baldwin'in romanından uyarlanan senaryo, özünde Harlem'de yaşayan 19 yaşındaki Tish ile 22 yaşındaki Fonny arasındaki aşkı anlatıyor. Evlenmeyi düşündükleri sırada Fonny'nin işlemediği bir suçtan hapse girmesi ve Tish'in hamile olduğunu öğrenmesi hem onların hem de ailelerinin hayatlarını alt üst ediyor.

Barry Jenkins filmin merkezindeki Tish ve Fonny arasındaki sevgi dolu romantizmi anlattığı sahnelerde çok başarılı. Özellikle yakın çekim portrelerdeki ustalık filmi daha kişisel bir derinliğe taşıyor. Nicholas Britell'in filmi bir tül gibi örten harika müziği de bu duygusal anların etkisini arttırıyor. Ancak zenci hakları üzerine vaazlar vermeye başladığı sahnelerde film tempo kaybediyor. Aynı noktaları tekrar tekrar yineleme eğilimi, aslında iyi hazırlanmış ve çok iyi oynanmış bir hikayeye zarar veriyor. Yine de toplamına baktığımda, iki genç yüreğin birbirine duyduğu aşkın özünü, en temel ve insani haliyle anlatmayı beceren Barry Jenkins'in filmini sevdim. Moonlight'tan da daha çok beğendim.

Yönetmen : Barry Jenkins
Senaryo    : Barry Jenkins (James Baldwin'in romanından)
Oyuncular: KiKi Layne, Stephan James, Regina King  

Benim Notum: 7,5 / 10

18 Şubat 2019

22. Mid90s

Yönetmen: Jonah Hill
Senaryo   : Jonah Hill
Oyuncular: Sunny Suljic, Katherine Waterston,
                     Lucas Hedges

Benim Notum: 5,5 / 10

FRAGMAN


17 Şubat 2019

21. Hold the Dark

Yönetmen: Jeremy Saulnier
Senaryo: Macon Blair (William Giraldi'nin romanından)
Oyuncular: Jeffrey Wright, Alexander Skarsgård, James Badge Dale

Benim Notum: 7 / 10

FRAGMAN

14 Şubat 2019

20. The Old Man & the Gun

Yönetmen: David Lowery
Senaryo: David Lowery (David Grann'in makalesinden)
Oyuncular: Robert Redford, Casey Affleck, Sissy Spacek

Benim Notum: 6 / 10

FRAGMAN

13 Şubat 2019

19. The Sisters Brothers

Yönetmen: Jacques Audiard
Senaryo: Jacques Audiard, Thomas Bidegain (Patrick DeWitt'in romanından)
Oyuncular: John C. Reilly, Joaquin Phoenix, Jake Gyllenhaal

Benim Notum: 6 / 10

FRAGMAN

12 Şubat 2019

18. Beautiful Boy

Yönetmen: Felix van Groeningen
Senaryo: Luke Davies, Felix van Groeningen (David Sheff'in kitabından)
Oyuncular: Steve Carell, Timothée Chalamet, Maura Tierney

Benim Notum: 7 / 10

FRAGMAN

11 Şubat 2019

17. Vice

Yönetmen: Adam McKay
Senaryo: Adam McKay
Oyuncular: Christian Bale, Amy Adams, Steve Carell

Benim Notum: 6,5 / 10

FRAGMAN

10 Şubat 2019

16. The Favourite


Bu sene tam 10 dalda Oscar'a aday olan The Favourite, 1702'den 1714'e kadar Büyük Britanya'yı yöneten Kraliçe Anne dönemini anlatıyor. Gerçi buna tam olarak yönetme denemez, çünkü ülke ile ilgili tüm kararları "çok yakın" arkadaşı Marlborough Düşesi Sarah'nın etkisi altında aldığını herkes biliyor. Bir gün saraya çıkıp gelen ve düşesin kuzeni olduğunu iddia eden Abigail adlı bir hizmetçi, çeşitli entrikalarla Sarah'nın yıldızını söndürmeye ve kraliçenin gözdesi olmaya başlıyor. Sarah ve Abigail arasında kraliçenin onayını ve gönlünü kazanmak için hamleler ve karşı hamleler sürerken, arka planda da parlamentodaki kirli bir güç savaşı ülkenin geleceğini belirliyor.

Yorgos Lanthimos benim çok meraklısı olduğum yönetmenlerden değildi. Herkeslerin ayılıp bayıldığı The Lobster (2015) ve The Killing of a Sacred Deer'ı (2017) ben içine girilmesi zor bulmuştum. The Favourite Yunan yönetmenin şimdiye kadarki en "erişilebilir" filmi olmuş. Senaryoyu ilk defa kendisinin yazmaması bunda etkili olmuş olabilir. The Favourite özünde bir kostümlü dönem filmi olsa da, Lanthimos kostümlü dönem filmlerinde alışageldiğimiz tüm kalıpları pencereden dışarı atıp, son derece modern bir tarz yerleştirmeyi başarıyor. Tuhaf kamera açıları ve karakterlerin mekanın içinde sıkışıp kalmışlığını vurgulayan balıkgözü lensler filmin farklı sinematografisini tamamlıyor. Yaylıların ön planda olduğu baskın bir müzik eşliğinde mum alevinde çekilmiş görüntüler filmdeki rüya havasını (ya da kabus diyelim) arttıran faktörler olarak zihnimize çakılıyor. Şüphesiz filmin en büyük gücü senaryonun merkezindeki üç kadın arasındaki dinamikler. Hepsi de Oscar'a aday olmuş Olivia Colman, Rachel Weisz ve Emma Stone üçlüsünün her biri ayrı ayrı çok iyi performanslar sergilemiş. Ama ben en çok Sarah rolündeki Rachel Weisz'ı beğendim. 

Yorgos Lanthimos'un sonunda benden de yüksek puan almayı başardığı filmi The Favourite, 18. yüzyıl kraliyet dekorunda geçen lezzetli bir güç, ihanet ve intikam masalı.

Yönetmen : Yorgos Lanthimos
Senaryo     : Deborah Davis, Tony McNamara
Oyuncular: Olivia Colman, Emma Stone, Rachel Weisz

Benim Notum: 8 / 10








5 Şubat 2019

13. Can You Ever Forgive Me


Marielle Heller'ın yönettiği film, Lee Israel adlı Amerikalı bir kadın yazarın gerçek hikayesini anlatıyor. 1970’ler ve 80’lerde ünlü yıldızların kısa biyografilerini yazarak geçimini sürdüren Lee (Melissa McCarthy) zamanla popülerliğini yitiriyor ve yayıncı bulmakta zorlanıyor. Parasız kalıp kirasını bile ödeyemeyecek hale gelen kadın, bu zor durumdan çıkış yolunu hayatını kaybetmiş meşhur yazarların mektuplarını taklit etmekte buluyor. Bu sahte mektupları satarken de, bir barda tanıştığı gösterişli ve fakat çulsuz eşcinsel arkadaşı Jack (Richard E. Grant) ona suç ortaklığı yapıyor. 

Daha çok komedi filmlerindeki tek tip rolleri ile tanıdığımız Melissa McCarthy burada gerçek yeteneğini gösterme fırsatı bulmuş. Bu performansı ile en iyi kadın oyuncu dalında Oscar'a aday gösterilen McCarthy filmin şüphesiz en büyük kozu. Lee Israel'i canlandırırken onun hem kırılganlığını hem de insanlarla normal bir sosyal ilişki kurmadaki beceriksizliğini çok iyi işlemiş. Onun bu derinlikli kompozisyonu, kağıt üzerinde gayet sevimsiz görünen ve resmen suç işleyen bir karaktere sempati duymamızı sağlıyor. Elbette, Can You Ever Forgive Me aslında iki karakterli bir hikaye. Filmin %50'den fazlası Lee ile Jack arasındaki diyaloglardan oluşuyor. İngiliz karakter oyuncusu Richard E. Grant, aşırı dışa dönük ve uçarı Jack rolünde bu uyumsuz ikilinin diğer yarısını  başarıyla canlandırıyor. Özellikle finaldeki 5-6 dakikalık dokunaklı performansı, onun da Oscar'a aday olmasını haklı çıkartıyor. Alçakgönüllü ama iyi bir film.

Benim Notum: 7,5 / 10 


1 Şubat 2019

10. The Wife


2018 ödül sezonuna girildiğinde, en iyi kadın oyuncu heykelciğini The Favourite ile Olivia Colman mı yoksa A Star Is Born ile Lady Gaga mı alacak derken, Altın Küre'yi gerilerden gelerek Glenn Close kapıvermişti. Birkaç gün önce dağıtılan Oyuncular Birliği (Screen Actors Guild) ödüllerinde de taçlandırılınca, daha önce tam 6 kez aday olup hiç Oscar alamayan Close, artık bu senenin en güçlü Oscar favorisi haline geliverdi. The Wife'ı izleyene kadar "acaba 71 yaşına gelen aktrise bir vefa borcu mu söz konusu" diyordum, ama hayır, Glenn Close bu ödülleri sonuna kadar hak ediyor.

İsveçli yönetmen Björn Runge'nin çektiği film, iki güçlü performansın desteklediği ilgi çekici bir hikaye anlatıyor. Sanki gerçek gibi görünen ama kurgu bir öyküde, 1992 yılı Nobel Edebiyat ödülünü kazanan yazar Joe Castleman, eşi Joan ile birlikte ödülü almak üzere Stockholm'e gidiyor. Seyahat esnasında "fedakar sadık eş" Joan kocası ile ilgili bazı yaşam tercihlerini sorgulamak zorunda kalıyor. Film boyunca yapılan geri dönüşlerle bir yandan Joe ve Joan'ın ilişkilerinin yapıtaşları ortaya çıkarılırken, geçmişlerindeki önemli bir sırrın ipuçları da kenara köşeye bırakılıyor.

Glenn Close sadece bakışlarıyla çok şey anlatabilen oyunculardan. The Wife'da belki de kariyerinin en iyi performanslarından birini vermiş. Ama ben kocayı oynayan Jonathan Pryce'ı da çok başarılı buldum. Şu ödül sezonunda ona da en azından bir adaylık yakışırdı. The Wife, karakter analizi üzerine yoğunlaşan ve güçlü oyuncularının sırtında yükselen çok iyi bir film.

Benim Notum: 8 / 10

FRAGMAN