28 Aralık 2016

143. Florence Foster Jenkins

Meryl Streep tam yirminci Oscar adaylığına doğru emin adımlarla ilerliyor. Günümüz sinemasının bu yaşayan efsanesi bu kez 1940'lı yıllarda "dünyanın en kötü sesli opera şarkıcısı" olarak etiketlenmiş Florence Foster Jenkins'in gerçek öyküsü ile karşımızda. Florence aileden gelen büyük bir mirasa konmuş çok zengin bir kadın. Ve bir müzik tutkunu. Çocukken piyanoya başlamış, ama hastalığı nedeniyle devam edememiş. Sonra şarkıcılığa merak sarıyor. Bu konuda çok yeteneksiz olmasına rağmen, o dönemin New York sosyetesi ve sanat alemi üzerindeki karşı konulmaz hakimiyeti ve ona kimsenin “kral çıplak” demeyeceği bir ortamı sağlayan becerikli kocası sayesinde Carnegie Hall'da konser vermeye kadar işi götürüyor. The Queen ve Philomena gibi filmlerden tanıdığımız İngiliz yönetmen Stephen Frears'ın çektiği Florence ilk bakışta bir komedi filmi. Ama hikaye ilerledikçe, bu iyi niyetli, çocuksu, müzik aşığı kadının hayatındaki bazı sırlar ortaya çıkıyor ve yüreğimizi derin bir hüzün kaplıyor. Kuşkusuz bu değişik karakteri bize sevdiren Meryl Streep’in enfes performansı oluyor. Onunla birlikte Altın Küre'ye aday olan, kocası St Clair rolünde Hugh Grant de bence kariyerinin en iyi işlerinden birine imza atmış.

FRAGMAN

Florence Foster Jenkins (2016) on IMDb

Benim Notum: 7 / 10

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder